Seçim öncesinde ki köy ziyaretlerinde, hani o genel başkanının sahte videolarla, terörle ilişkilendirildiği zamanlarda Özgür Kabadayı zorlanıyordu belki. Ama vicdanın ve erdemli olmanın ruhu ve de bedeni ile seçim çalışmalarını yine de yürütüyordu.

Aradan 1 yıl geçti. Seçimi kazanmıştı Özgür Kabadayı. Şile yıllar sonra CHP'li bir belediye başkanı ile yönetiliyordu artık.

Ve CHP adayına her kesimden oy verilmişti. Ve de zaten hizmet anlamında ayrım yapılmaması gerektiğini de biliyordu Özgür Kabadayı. Böyle de devam etmesinin gerekliliğini bilen bir vicdanı taşıyan ruha sahip olarak...

Ama elbette siyasi bir aktör olarak ülke gündemi ile görüş ve de pratikler içinde olabilecek duruşa da sahip olması gerekliliğinin duyan bir Figür olmalıydı Özgür Kabadayı aynı zamanda!

Evet bunu yaptı, ama yanlış anlaşıldı. Hatta özellikle çarpıtıldı ve ülke gündemi Şile Belediye Meclisine taşındı.

Ben tarafsız bir şekilde baktığımda şunu söylemek isterim;

Elbette teşekkür ile selamlamak gerek önceki AKP'li belediye başkanlarını. İktidarın katkılarıyla bir çok hizmetleri ve güzellikleri kattıkları için Şile'ye...

Ama elbette kendinden olmayan belediyelerin önünü kesen, her kesime olacak hizmetleri engelleyen ve de hatta son zamanlarda CHP'li belediye başkanlarına “hukuksuzca” saldıran, vicdandan yoksun yönetim ve uygulamalara sahip AKP'ye teşekkür etmek çok zor!

Şehit Ailelerini de işin içine sokulması gerektiğini söyleyen bir Özgür Kabadayı.

Ve sonra Meclise kadar taşınan Mertçe olmayan dakikalar ve görüntüler.

Ama ne olursa olsun ülke gündeminde olanı dile getirmek, hatta dünya gündemini ve de hatta insani değerlendirmeler içinde olmak; genç ve sıradan olmayan bir insanın işi olmalıydı.

Seçim öncesi terör ile ilişkilendirilen zamanları yaşadıktan sonra bununla ilgili son gelişmelerde Cumhur İttifakını eleştiren ve yön veren bir siyasi yapı ile belediye başkanlığı yapmak, anlamlı ve çok değerli.

Çünkü CHP seçmeni, yani konjonktürel gereklilikler ile de olsa CHP'ye oy vermiş ve de verecek olan kesimlerin bakışı içinde olarak olmak gerek. Sıradan bir belediye başkanı olmamak için olunması gereken bir ruha sahip olmak gerek.

Taraflı olarak bakacak olursam. Türkiye rejim sorunu ile beraber insani değersizlikler yaşamakta.

Cumhuriyetin ve adaletin bitirildiği zamanlarda buna kayıtsız kalacak olan bir başkan benim başkanım olamaz. Hiçbir zaman, her şeye rağmen yani!

CHP'nin ve Şile'nin halkı bilinçlendiren, yeri geldiğinde ortaklaşa, yani her kesimden vicdan ve erdem sahibi her yurttaş ile doğrunun mücadelesini verecek, "Verebilecek" bir  ruha ihtiyacı var. Elbette Türkiye'nin de!

Türkiye'nin, bedeli ne olursa olsun siyasi ahlak çerçevesinde, vicdan ile hareket edecek öncülere ihtiyacı var. Korkusuzca yani, yeri geldiğinde de Kabadayıca…

Serum bağlı olarak bile olsa…